top of page

Bu eser, zarif bir davet ortamının estetiğiyle başlayan ama içsel bir eleştiriyi barındıran derin bir sorgulamayı sunar. “SEREMONİ”, sofistike bir davet kompozisyonunun görüntüsünü sunarken, aynı zamanda bu ortamın ardındaki aynılaşmanın, toplumsal baskıların ve bireysel kimlik kaybının izlerini ortaya koyar. Eser, dört farklı modelin silüetlerinden yola çıkarak, aynadaki ortak yansımanın onları nasıl birleştirdiğini ve her birinin bireysel özgünlüklerinin nasıl silindiğini irdeleyen bir yapıya sahiptir.

Tablonun ağırlıklı olarak kullanılan metalik tonlar, modern yaşamın parıltısını, çekiciliğini ve soğukluğunu yansıtır. Metalik yüzeyler, davet ortamının görkemini simgelerken, aynı zamanda bu parıltının yüzeysel bir yansıma olduğunu ve ardında bir kimlik boşluğunun gizlendiğini anlatır. Altın, gümüş ve bronz tonlarının birleşimi, bir tür toplumsal maskenin arkasında gizlenen kimlikleri sembolize eder. Burada, her bir modelin silüeti birer maskedir; aynadaki ortak görüntü, farklılıkların yok olduğu, aynılaşmış bir görüntüyü yansıtır.

Dört silüet, aynı mekânda bir araya gelen bireylerin aslında birbirinden ne kadar uzak olduğunun, ama aynı zamanda toplumsal baskı ve normlar nedeniyle birbirine ne kadar benzediklerinin sembolüdür. Aynada gördükleri tek bir yüz, aslında kendi kimliklerinden çok, toplumsal beklentilerin ve çevresel kodların bir yansımasıdır. Eserin her bir figürü, kendi özgünlüklerinden feragat ederek, davet ortamının estetik baskısına boyun eğmiş birer "toplumsal arketip"e dönüşür.

Tablonun kompozisyonu, sofistike bir davet ortamının zarif yapısına karşılık, bu zarafetin içindeki boşluğu, aynılaşma ve kimlik kaybını eleştirir. Her bir silüet, aynı zamanda bir özgürlük mücadelesinin ve bu mücadelenin sonucunda ortaya çıkan kimlik krizinin ifadesidir. Aynadaki ortak görüntü, bu bireylerin aynı ortamda bir araya gelirken, aslında kendilerine ait olan derinliklerden ve kimliklerden uzaklaştıklarını anlatan bir uyarıdır.

"SEREMONİ", toplumsal normların ve görsel estetiğin bireyler üzerindeki etkilerini eleştirirken, görünüşte zarif bir davet ortamının, aslında içsel boşlukları ve kimlik kayıplarını barındıran bir alana dönüştüğünü ortaya koyar. Bu eser, dış dünyaya sunulan parıltıların, iç dünyadaki yalnızlıkla ve özdeki kayıplarla çelişen bir gerçeği simgeler. Yansıyan metalik ışıklar, aslında birer ikilik, birer çatışma yaratır; dışarıdan bakıldığında mükemmel ve uyumlu olan bu görüntü, içsel bir dağılmanın, özdeşleşmenin ve kendini kaybetmenin bir yankısıdır

SEREMONİ

32.000,00₺Fiyat
KDV hariç
Çerçeve
Adet

    © KevenArty tarafından üretildi. 

    bottom of page